Geçen süre dikkate alındığında, beklenenin aksine neden hala net bir tablo oluşmadı?
Halen süper güç olduğu iddia edilen Rusya ile Ukrayna arasındaki savaşı PUGAT yazarlarına sorduk. Yazarlarımız özellikle geçen süreyi de dikkate alarak halihazırdaki tabloyu taraflar ve destekçilerine bakan yönleriyle değerlendirdiler…
Serhat Aksoy:
Rusya, tatbikat adı altında birliklerini Ukrayna sınırında toplamaya başladığı ilk günden itibaren Ukrayna’ya gireceğinin sinyalini vermişti. ABD istihbarat birimleri Rusya’nın niyetinin Ukrayna topraklarına girmek olduğunu tespit etmiş ve Rusya’nın harekata başlamak için harcadığı zaman Ukrayna’nın hazırlanmasına olanak sağlamıştı.
Rusya başlangıçta Hedef olarak Kiev’i açıklamasına karşın harekât Donbas Bölgesi’nde gelişmiştir. Bu birliklerin çok geniş bir bölgeye yayılması nedeniyle sıklet merkezi oluşturulamamıştır. Putin’in tüm harekâtı merkezden yönettiğini ve cephedeki komutanlara pek inisiyatif bırakmadığını söylemek yanlış olmayacaktır. Bu da Rus generallerin kendi cephelerinde ortaya çıkan fırsatları değerlendirmesinde geç kalmalarına ve emir komuta açısından bir zafiyete neden olmuştur.
Rusya’nın Ukrayna Savaşı’nda içine düştüğü bir diğer hata ise Gürcistan harekatındaki gibi kısa sürede sonuç alınacağı beklentisidir. Ancak ortaya çıkan tablo Rusya’nın muharebe sahasını yeteri kadar etüt etmediğini göstermektedir. Birçok Rus Birliği arazi ve hava şartlarından ötürü bulundukları yerde çakılı kalmıştır. Doğal olarak bu gecikme Ukrayna birliklerinin daha fazla destek alarak hava ve arazi şartlarının kendisine sağladığı üstünlüğü iyi kullanmasını sağlamıştır.
Ukrayna’nın Avrupa’dan alabileceği lojistik desteği doğru değerlendiremeyen Rusya hız ve sadelik prensiplerinin üstünlüklerini kaybetmiştir. Rusya’nın kaybettiği zaman ve insan kaynağı, Ukrayna’nın harekâtını sürdürme azim ve kararlılığını arttırmış ve lojistik akışının devamını sağlamıştır.
Mehmet Kılıçparlar:
Rusya’nın Ukrayna’yı işgal girişimi başlayalı nerdeyse 4 ay olmak üzere. Bu sürede Ukrayna’nın öne çıkan en belirgin üstünlüğü, ülkelerini Rusya işgalinden kurtaracaklarına yönelik inançları oldu. Şu andaki gibi net bir tablo oluşmaması Ukrayna açısından bir başarı olarak kabul edilebilir.
Oluşan bu tablonun sebebine ise Ukrayna’nın göstermiş olduğu direnç diyebiliriz. Çünkü işgalden önce Ukrayna’nın dünyanın en büyük 2’nci Ordusuna sahip olan Rusya’ya karşı direnebileceğine kimse ihtimal vermiyordu. Gösterdikleri bu direnç diğer ülkelerden daha fazla askeri yardım almalarını sağladı. Ukrayna’nın uygulayacağı muhtemel taktik, işgal girişimini zamana yaymak ve bu şekilde devam etmek olacaktır. Özellikle ülkenin doğusunu ele geçirmiş olan Rusya’yı bir anda topraklarından söküp atma ihtimalleri yoktur.
Ukrayna gayri nizami harp yöntemlerini uygulayarak Rusya’ya azami seviyede zayiat verdirmeye ve uzun vadede Ukrayna topraklarını Rusya için bir bataklığa dönüştürmeye çalışacaktır. Ukrayna Devlet Başkanı Zelenski günde ortalama 100 adet personel kaybı verdiklerini açıkladı. Yani acı da olsa zaman Ukrayna’nın lehine işlemektedir
Av.Bayram Bayır:
Ukrayna’ya destek veren ülkelerin temel hedeflerine ve durumlarına bakıldığında;
- Savaşın sınırlı bir düzeyde kalması için yardımlar belirli bir düzeyde tutulmaktadır. Rusya’nın ağır kayıplar veya büyük bir savaş yenilgisi karşısında nükleer veya üçüncü bir ülkeye karşı saldırı ihtimalinin önüne geçilmesi amaçlanmaktadır.
- Savaştan sonra yeniden Rusya ile ilişkilerin kurulması hedeflenmektedir. Macron’un ‘’Rusya’nın fazla tahrik edilmemesi çünkü savaştan sonra ilişkilerin yeniden kurulabileceğine’’ yönelik açıklamaları bu kapsamda değerlendirilebilir. Çünkü Avrupa’nın enerji ihtiyacını uzun vadede Rusya dışında bir kanaldan tedarik etmesi zor görünüyor.
- Savaşın süresini belirlemede mevsim şartlarının en önemli etkenlerden birisi olduğu kanaatindeyim. Rusya, kış ayının sonunda Ukrayna’ya saldırdı. Genel olarak Avrupa’nın yaptırımları havaların ısınmasına bağlı olarak şiddetlendi. Savaşın havaların soğumasına yakın bir zamanda sonlanacağına, Avrupa’nın en azından buna göre planlamalar yaptığına inanıyorum.
- ABD kısa vadede birçok hedefine ulaşmış durumda, lakin savaşın uzaması uzun vadede ABD açısından da zorlayıcı olacaktır. ABD son 40 yılın en yüksek enflasyon verileriyle karşılaştı. Biden yaptığı açıklamada bunun Ukrayna savaşıyla ilişkili olduğunu belirtti. Irak’ın ve Afganistan’ın işgalinde bile bu veriler görülmemişti.
Avrupa kıtasında yaşanan bu savaşta, Ukrayna’ya destek veren ülkeler de bir nevi savaştalar. Ukrayna son yaptığı açıklamalarda yapılan yardımlar dışında mühimmatlarının bitme noktasında olduğunu belirtti. Yani işin özü şu ki, savaşın sonucu veya şiddeti tamamen Ukrayna’ya destek veren ülkelerin elinde.