Aslında başlıktaki cümle bir şüpheyi değil, teyidi hedefleyen bir soru sadece.
Org. Servet Yörük öldürüldü gibi bir iddiam kesinlikle yok.
Her fani gibi yaşadı ve eceli gelince de öldü. Yaşadığı zorlu dönemlerin yorgunluğu ve emekli olduktan sonra dahi dinlenmeye bırakılmayan kalbi, ne yazık ki daha fazla dayanamadı.
Soruyu sormaktaki amacım hem medyaya hem de devlet kademelerine bir serzeniş içeriyor. 44 yılını ülke hizmetine vermiş, çok ciddi ve dönemine göre de çok zor görevler üstlenmiş, askerlik mesleğinin en yüksek rütbesi ile emekli olmuş bir generalin, vefatının ve cenazesinin bu derecede görmezden gelinmesi çok ilginç.
Vefat ettiğine dair haberi ilk önce yerel basına ait bir gazetede okudum. Haberin doğruluğunu teyit için ulusal haber ajanslarına baktım, ama aynı gün bir haber göremedim. Sıradan, asparagas bir haber diyerek konuyu bir kenara bıraktım. Bizim basınımız sever böyle olmadık haberlerle insanları heyecanlandırmayı… Ulusal haber ajanslarının böyle bir haberi atlamış olacaklarına ihtimal vermedim doğrusu. Ama bilerek dikkate alınmamış olduğunu daha sonra fark ettim. Bana bunu fark ettirense cenazesine neredeyse hiçbir askeri ve sivil yetkilinin katılmamış olmasıydı.
Peki Org. Servet Yörük kimdi? Devleti yöneten yetkililer emekliliği üzerinden 7 yıl bile geçmeden vefat eden bir Orgenerali neden unutmak istemişlerdi? Kimseyi memnun edemeyen Org. Servet Yörük kimlerle ters düşmüştü?
Ergenekon davası sanıkları ve destekçileri… İlk olarak Tümgeneral ve Korgeneral rütbeleriyle 6 yıl Özel Kuvvetler Komutanlığı yaptığını söyleyerek başlayayım. Çünkü bu kadar uzun süre bu görevi yapan başka kimse yok. TSK’nin en kritik kurumuna üstelik Ergenekon davaları sürecinde komutanlık yapması nedeniyle her zaman hedefteydi. Bülent Arınç’a Suikast haberlerinin ardından bazı askerlerin tutuklanması ve Kozmik Oda olarak bilinen Seferberlik Tetkik Kurulu’nda arama yapılması ile ilgili olarak, bir kesim tarafından daima suçlandı. ‘Devletin En Mahrem Odası’na girilmesinin baş sorumlusu olarak gösterildi.
İktidar cephesi… Jandarma Genel komutanlığı yaptığı dönemde MİT Tırlarının durdurulması hadisesi yaşandı. Hükümet yetkilileri ile emrinde görevli Jandarma personeli arasında kaldı. Gizli tanık ifadesi ile tırları durdurma talimatını, karargâhta düzenlenen bir toplantıda Org. Yörük’ün verdiği iddia edildi. Hükümete yakın gazetelerde Yörük hakkında günlerce olumsuz haberler yapıldı. Açıktan ifade etmese de emekli olurken yanındaki generallere MİT tırlarını durduran askerleri kastederek “Bu çocukların bir suçu yok, görevlerini yapmışlar” dediği söylendi. Emekli olduktan sonra gizli tanık ifadesinden dolayı ifadeye çağrıldı. MİT Tırları Davasında yargılanan askerler FETÖ üyeliği iddiasıyla cezalandırılmış olsalar da hiçbir zaman isimlerinin Cemaatle yan yana anılmasını istemediler.
MİT Tırları davası sanıkları… MİT Tırları yargılamaları devam ederken bu sefer tanık sıfatıyla mahkemede ifade verdi. Adana İl Jandarma Komutanı hakkında verdiği ifade nedeniyle sanık askerlerin de tepkisini çekti. Dik durmamakla itham edildi.
Ülkede ciddi toplumsal karşılığı olan hemen her kesimle bir şekilde ters düştüğü için ‘İstenmeyen Adam’ pozisyonunda kaldı. Hizmet ettiği devletinden ve basından ‘Yetim’ muamelesi görerek sessiz sedasız ebedi âleme göç etti. İnsanların sadece kendilerinden olana sahip çıktığı bir dönemde o hiç kimsenin adamı olmamayı tercih etti. Belki de böylesi bir dönemde ‘Kimsesizler Mezarlığı’na’ gömülmediğine bile sevinmek gerek. Allah rahmet eylesin.