Türkiye 1 haftadır yanıyor, insanlar çaresiz, sosyal medyadan yardım çığlıkları yükselirken, yangınlara müdahale edecek başta Tarım ve Orman Bakanlığı olmak üzere sorumlu kurumlar pul pul dökülüyor. THK’na atanan kayyumun kurumu bitirdiği, yangınlara müdahale edecek uçaklarının pistlerde çürümeye bırakıldığını öğrendik.
Yazıyı kaleme aldığım dakikalarda farklı bölgelerde yeni yangınların başladığını üzülerek okuyorum.
Sosyal medyada ve yandaş kanallarda dezenformasyon ve algı çalışması tam gaz devam ederken en kullanışlı argümanları ‘PKK yakıyor‘ söylemi. Devlet tam anlamıyla mafyatik yöntemlerle yönetildiği için yangın soruşturmalarının ne derece sağlıklı yapıldığını bilemiyoruz. O zaman yangınların başladığı 28 Temmuz tarihine giderek 5 günlük olay-zaman örgüsü ile ‘İktidarın yapmak istediği nedir?’ sorusuna cevap arayalım.
- 28 Temmuz: İlk yangın haberi Manavgat’tan geldi.
- 29 Temmuz: Doğu Perinçek attığı tweette ‘Orman yangınlarını PKK’nın çıkarttığını ve HDP’nin hemen kapatılması gerektiğini’ yazdı.
- 30 Temmuz: Melih Gökçek yurtdışında orman yangınlarını kontrol etmek için uygulanan yöntemi çarpıtarak ‘Alçaklar dronla yangın çıkarıyor’ tweetini attı.
- 30 Temmuz: Orman alanlarına imar izni veren Turizm yasasının yangınlar öncesi meclisten geçtiği ortaya çıktı.
- 30 Temmuz: Sedat Peker ‘Provokasyon uyarısı yaptı.’ Peşinen HDP’yi suçlayan odakların bir oyun çevirdiklerini vurguladı.
- 31 Temmuz: Konya’da Kürt Dedeoğluları ailesinin 7 ferdi ülkücü olduğu bilinen biri tarafından öldürüldü.
- 31 Temmuz: Nûçe Ciwan isimli PKK tandanslı örgüt portalında yangınları PKK’nın Sivil Savunma Birimleri (YPS) üstlendiği haberi piyasaya sürüldü.
- 1 Ağustos: Bazı yangın bölgelerinde Kürt vatandaşlarına saldırılar oldu.
- 1 Ağustos: Bazı ünlü isimler sosyal medya hesaplarında yangın bölgelerine müdahalenin yapılmadığını duyurdular. Bu duyurular katlanarak büyüdü…
- 2 Ağustos: Türkiye belirli ülkelerden dış yardımları kısmen kabul etti.
Türkiye orman yangınları açısından kırmızı kuşak adı verilen riskli bölgede bulunuyor, bunun yanında PKK tarafından gerçekleştirilen orman yakma eylemleri de uzun zaman Türkiye gündemini meşgul etti. Öyle ki özellikle turizm bölgelerinde çıkan her yangın sonrası gözler PKK’nın yayın organlarına çevrilir oldu.
1990 yılında orman yakma eylemlerine başlayan PKK, 2007 yılına kadar daha çok kadro militanlarına sabotajlar yaptırırken 2015 yılından itibaren sabotaj eylemlerini ‘Öz Savunma Birlikleri’ adı verilen yerel gruplara bırakmıştır. Daha çok PKK sempatizanlardan oluşan dışarıdan yönlendirmeye müsait, farklı şehirlerde ve farklı isimlerle eylem gerçekleştirdikleri istihbarat birimlerinin raporlarına yansıyan bu grupların yapmadıkları eylemleri de üstlendikleri görülmüştür. Sosyal medya ve internet siteleri incelendiğinde yalana dayalı, abartılı ve amatörce hazırlanmış dezenformasyon yöntemlerini sık olarak kullandıklarını rahatlıkla söyleyebilirim.
31 Temmuz günü orman yangınlarını üstlenen grubun videosunun yayınlandığı internet sitesi 2018 yılında yayın hayatına başlamış basit bir propaganda sitesi diyebilirim. Devletin yetkili birimlerinin herhangi bir açıklaması olmadığı halde PKK retoriği üzerinden provokasyon amaçlı paylaşımlar yapan Doğu Perinçek, Melih Gökçek, Cübbeli Ahmet Hoca olarak bilinen Ahmet Mahmut Ünlü ve benzeri iktidar paydaşlarının iddialarını güçlendirmek için piyasaya sürüldüğü anlaşılan videonun da 2019 yılına ait olduğu ortaya çıktı.
PKK’nın Sivil Savunma Birlikleri adı altında “Ateşin Çocukları” gibi gruplar 2016 yılından sonra piyasaya çıkmış olduğunu okuyucuların dikkatine sunmak isterim. Bu grupların PKK ile olduğu kadar istihbarat birimleri ile de içli dışlı olduğunu düşünmemek saflık olur. Geçmiş dönemde PKK içine sızmış MİT mensuplarının eylemleriyle hayatını kaybeden insanlar olduğunu unutmamak gerek.
Devam edersek Ateşin Çocukları videosunun yayına verildiği gün Konya’da Kürt Dedeoğulları ailesinin 7 ferdi ülkücü olduğu bilinen biri tarafından katledildi. Daha yangınların başladığı gün HDP’yi hedef gösteren yapının istediği halk çatışması için çok tehlikeli bir oyun oynanıyordu. Bu katliam sonrası PKK’nın yayın organlarına intikam açıklamaları düşmeye başladı. İktidar yandaşları tarafından yönetilen Whatsapp gruplarında sahte ihbar ve bilgiler yayınlanarak halkın yangın bölgelerinde Kürt vatandaşlarına saldırması kolluk kuvvetleri tarafından engellendi. Yangın bölgelerinde silahlı bazı grupların kimlik kontrolü yaptığı görüntüler sosyal medyaya yayınlandı.
Fakat rüzgârla beraber yangının farklı bölgelere yayılıp büyümesi iktidarın inşa etmek istediği algıyı yerle bir etti. Yani iktidarın oynadığı ateş kendi paçasına da sıçradı. Halk failden çok devletin acizliğine isyan etmeye başladı. Saray şimdilik geri adım attı, ama yara alarak geri çekildi. Yangını kullanarak kontrollü iç çatışma isteyen cenah şimdilik amaçına ulaşamadı. Ama şimdilik…