Dünya, Rusya lideri Putin’in peş peşe attığı adımları konuşuyor. Kremlin’in son adımının bir nükleer savaş hazırlığına yönelik olması ise korkuları bir kat daha artırdı. Putin’in “Saldırılarımız durdurulamayacak” açıklamasının ne anlama geldiği ise böylece yavaş yavaş belli oluyor.
Moskova askeri yatırım ve manevralarda vites yükseltti. En son İngiltere ve İsrail ile gerilim zirve yaparken, ülkeden art arda cüretkar hamleler geliyor.
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in, bir nükleer savaş sırasında kullanılmak üzere iki yeni ultramodern ‘Kıyamet’ uçağı alacağı açıklandı.
Uyarlanan Ilyushin 96-400M’ler, Rus liderin bir atomik felaket sırasında birlikleri ve füzeleri kontrol etmesine olanak tanıyor. Askeri-sanayi sektöründen bir kaynak, yeni hava komuta ve kontrol uçaklarının ilkinin yapım aşamasında olduğunu söyledi.
HAVADA İKMAL YAPABİLİYOR
Kremlin komuta uçağı, kalıcı olarak mevcut Ilyushin Il-80 Maxdomes’in yerini alacak. Uçaklar, nükleer savaş durumunda başkanı ve diğer üst düzey askeri, güvenlik ve bakanlık yetkilileri için tasarlandı. Uçağa savaş jetleri eşlik ediyor ve havada yakıt ikmali yapılabiliyor.
Kaynak, “Rus Havacılık Kuvvetleri, Il-96-400M’ye dayalı iki hava komuta merkezi alacak” dedi ve ekledi: “Bir tanesi şu an üretim aşamasında.” Projenin adı Zveno-3S ve uçak, Voronezh Havacılık Fabrikasında yeni Il 96-400M’den uyarlanıyor.
Moskovsky Komsomolets haberinde “Uçağın telsiz kompleksi, birliklere, stratejik havacılığa, mobil ve silo fırlatıcılarına ve stratejik nükleer silah taşıyan denizaltılara 6 bin km’lik bir yarıçap içinde sipariş talimat vermeyi mümkün kılacak” denildi.
Yeni İl-96-400m uçağının uçuş menzilinin ‘selefininkinin’ iki katı olacağı belirtiliyor. Uçağın telsiz sistemi, stratejik hava güçleri, füze kuvvetleri ve nükleer silah taşıyan denizaltılar dahil tüm birliklere emir iletilmesini sağlayacak.
PUTİN MEYDAN OKUDU: BİZİ DURDURAMAZLAR
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, dün Rusya’nın İngiltere ile Karadeniz’de karşı karşıya gelmesinin ardından düşmanlarına karşı gövde gösterisi yaparak tehditler savurdu. Rusya, donanmasının kuruluşunun 325. yıldönümünü Pazar günü büyük limanlarda gemi geçit törenleriyle kutladı. Putin, St. Petersburg’da İran, Pakistan ve Hindistan donanmalarına ait gemilerin de dahil olduğu 50’den fazla geminin ana geçit törenine katıldı.
Geçit töreninde Neva Nehri’nden aşağı inen İran firkateyni Sahand ve denizde konuşlu gemi Makran, Rusya’ya yaptıkları olağandışı uzun seferler nedeniyle deniz gözlemcilerinin dikkatini çekti.
Geçit törenleri ayrıca Severomorsk, Caspiisk, Baltiisk, Sivastopol, Vladivostok Rus deniz üslerinde ve Suriye, Tartus’taki Rus deniz üssünde gerçekleşti.
Putin’in sözleri, Rusya’nın bir İngiliz savaş gemisini Kırım sularından kovalamak için yoluna uyarı ateşi açtığını ve bombalar attığını söylediği geçen ay yaşanan olayın ardından geldi.
‘SALDIRILARIMIZ ÖNLENEMEZ’
Rus lider, St Petersburg’da bir donanma günü geçit töreninde şunları söyledi: “Sualtı, su üstü, havadaki herhangi bir düşmanı tespit etme ve gerekirse önlenemez bir saldırı gerçekleştirme yeteneğine sahibiz.”
Bu açıklama, Rus askeri yetkililerin, Putin’in bir kısmını ‘yenilmez’ olarak tanımladığı yeni geliştirilen silahların testlerini duyurduğu sırada geldi.
Putin, açıklamanın devamında “Bugün Rus donanması, ülkemizin ve ulusal çıkarlarımızın korunmasını garanti altına almak için ihtiyaç duyduğu her şeye sahiptir” diye konuştu.
DİĞER BÜYÜK GÜÇLER YETİŞMEYE ÇALIŞIYOR
Rusya lideri, ülkesinin ‘dünyada hala rakipsiz olan en son hipersonik hassas silahları’ geliştirmek de dahil olmak üzere dünyanın önde gelen deniz güçleri arasındaki yerini sağlamlaştırdığını söyledi.
Amerika Birleşik Devletleri, Çin, Fransa ve diğer büyük güçler kendi hipersonik silahlarını geliştirme planlarını açıkladılar ve yakında Rus sistemlerine yetişmeleri bekleniyor.
Dünyanın en büyük ikinci nükleer silah cephaneliği ve devasa balistik füze deposuyla Rusya’nın, düşmanlarını caydırmak için zaten fazlasıyla yeterli askeri kapasiteye sahip olduğu düşünülüyor.
İSRAİL-RUSYA GERGİNLİĞİ: DENGELER DEĞİŞİYOR
Suriye’de Eylül 2015’te doğrudan Beşar Esad’ın yanında savaşa giren Rusya, geride kalan altı yılda İsrail’in savaş uçaklarıyla düzenlediği füze saldırılarına göz yumdu. İsrail Ortadoğu’daki can düşmanı İran’a ait milisler başta olmak üzere Şam rejimine yüzlerce saldırı düzenledi, Akdeniz kıyısındaki Rus üslerinden hiçbir yanıt verilmedi.
İsrail gizli servisi Mossad’a yakınlığıyla bilinen DebkaFile internet sitesi, 21 Temmuz tarihinde yayınladığı özel haberle Ortadoğu’da dengelerin geri dönülemeyecek şekilde değiştiğini duyurdu.
Rusya lideri Vladimir Putin’in İsrail’in eski başbakanı Binyamin Netanyahu ile yaptığı anlaşmadan uzaklaştığını kaydeden Debka, Moskova’nın Suriye’de radikal bir değişikliğe gittiğini aktardı.
Habere göre, Ruslar ilk kez 20 Temmuz’da Halep yakınlarında gerçekleşen İsrail saldırısına ilişkin tüm detayları paylaştı. Güneyde ABD’nin kontrol ettiği alandan Suriye hava sahasına giren dört İsrail F-16’sı, Halep’teki hedeflere güdümlü füzeler fırlatmıştı.
Söz konusu füzelerden yedisi Rus üretimi Pantsir-S ve Buk-M2 hava savunma sistemi tarafından düşürüldü. Daha önce Rus füze savunma sistemleri İsrail saldırılarında devreye sokulmamıştı.
DebkaFile, üç gün sonra yayınladığı haberde ise, Moskova’nın İsrail’in Suriye saldırılarına ilişkin tutumunun Putin ile ABD lideri Joe Biden arasındaki zirvenin ardından değiştiğini savundu.
Rusya, DebkaFile’ın 21 Temmuz’daki özel haberini Suudi yayın organı Şarkul Avsat’a doğruladı. DebkaFile, Rusya Savunma Bakanlığı’nın daha önce İsrail saldırılarına dair hiçbir yorum yapmadığını vurguluyor.
Bir Rus kaynak, Moskova’nın İsrail’in Suriye hava sahasını ihlal eden saldırılarına karşı çıktığını ve hava sahasını kapattığını söyledi. Rus medyası ise, “Suriye’deki Rus yetkililer İsrail füzelerini vurma ve savaş uçaklarını düşürme emri verdi” başlığıyla gelişmeyi duyurdu.
PUTİN AKDENİZ’E YIĞINAK YAPTI
Karadeniz’de NATO ve ABD’ye onlarca gemiyle gözdağı veren Rusya lideri Vladimir Putin, çok sayıda gemiyi Akdeniz’deki Tartus üssüne gönderdi. Putin ayrıca uzun menzilli bombardıman uçaklarıyla da Akdeniz semalarında tatbikat yaptı.
Uzun menzilli bombardıman uçakları Tu-22M3’lerin ardından yeni nesil hipersonik füzeleri taşıyabilen MiG-31K uçağı ile denizaltı savar Il-38 uçağı da Suriye’deki Hmeymim Üssü’ne iniş yaptı.
RUS DENİZALTILARI TAKİP EDİYOR
İngiliz medyası ise, Haziran ayında Akdeniz’de bulunan uçak gemisi HMS Queen Elizabeth’i takip eden Rus denizaltıların belirlendiğini bildiriyor. Haberlere göre, olay 27 Haziran tarihinde gerçekleşti.
Rus denizaltıları uçak gemisinin yanına kadar yaklaştı, bunun üzerine İngiliz donanması HMS Queen Elizabeth’ten iki Merlin Mk2 helikopterini havalandırdı. Helikopterlerden denize bırakılan sonar sistemi ‘sonobuoy’lar denizaltıların tam yerini tespit etti.
İngiliz medyası, Kıbrıs Adası açıklarında konuşlandırılan uçak gemisinin yanında ABD savaş gemilerinin de bulunduğunu, olayla ilgili Savunma Bakanlığı’nın detay vermediğini aktarıyor.
PUTİN ESTİ GÜRLEDİ
Karadeniz’de İngiliz savaş gemisine uyarı ateşi açıp Hollanda gemisinin üzerinde ise jetlerini uçuran Rusya lideri Vladimir Putin, Haziran ayının son gününde tüm dünyayı dehşete düşüren bir açıklama yaptı. Karadeniz’de Sea Breeze tatbikatı sürerken Rus televizyonlarının her yıl canlı yayınladığı Direkt Hat programına katılan Putin, İngiliz HMS Defender’a ateş açılmasını değerlendirdi.
2014’te el koyduğu Kırım çevresindeki gerilim ve ABD Başkanı Joe Biden’la Cenevre’deki randevusunu değerlendiren Putin, Moskova’nın attığı adımlara olumlu karşılık alamadığını söyledi: “Tatbikat yaptığımız için büyük bir gürültü kopardılar. Birileri bu kadar endişe duyduğu için savunma bakanına tatbikatları yavaşça bitirmeyi ve birlikleri çekmeyi emrettim. Ancak buna olumlu karşılık vermek yerine Batı ne yaptı? Sınırlarımıza kadar geldiler.
Beni başka bir şey, daha temel bir şey endişelendiriyor. Ukrayna topraklarının askeri olarak asimile edilmesine başlanmasından endişe duyuyorum. Ukrayna anayasasına göre, o ülkede yabancı askeri üsler bulunamaz.
‘ABD UÇAĞINI TAKİP ETTİK’
Eğitim merkezleri kurabilir, diğer formatlar kullanılabilir. Ancak bizimle doğrudan sınırı bulunan bir ülkenin askeri olarak asimile edilmesi, önemli güvenlik sorunları yaratıyor. Bu, Rusya’nın gerçek hayati çıkarlarını ilgilendiriyor.
İngiliz muhrip gemisi HMS Defender’ın yer aldığı provokasyonda sadece İngilizler değil ABD’liler de vardı. Zira İngiliz gemisi karasularımıza sabah saat 7.30’da girdikten sonra sanırım Girit’teki NATO üssünden bir ABD stratejik keşif uçağı havalandı.
Uçağı çok iyi bir şekilde gördük, izledik. Geminin askeri amaçlar için geldiği, keşif uçağı yardımıyla Rus güçlerinin bu tür provokasyonları önlemeye yönelik eylemlerini ortaya çıkarmaya çalıştığı aşikardı.
Bunu gördük ve biliyorduk, bu nedenle gerekli olduğunu düşündüğümüz bu bilgiyi verdik. Belki çok konuştum ama askerler beni affeder. O gemiyi batırsaydık bile dünya üçüncü dünya savaşının eşiğine gelmezdi.”
Kaynak: Milliyet