Avrupa Birliği (AB), yapay zeka (YZ) alanında sadece teknolojik bir oyuncu olmayı değil, aynı zamanda etik ve insan merkezli bir lider olmayı hedefliyor. Bu vizyon doğrultusunda 9 Nisan 2025 tarihinde yayınlanan “AI Continent Action Plan”, AB’nin yıllara dayanan “güvenilir ve insan merkezli yapay zeka” stratejisinin son halkası olarak dikkatleri üzerine çekti. Ancak bu plan bir başlangıç değil, 2018’den bu yana adım adım inşa edilen bir vizyonun devamı olarak görülebilir.
Avrupa Modeli: Mükemmeliyet ve Güven Dengesi
AB’nin yapay zekaya yaklaşımının mükemmeliyet (excellence) ve güven (trust) kavramları üzerine oturması hedefleniyor.
Bu vizyon ilk kez 2020 tarihli “White Paper on AI” dokümanı ile net bir şekilde ortaya konuldu:
- Mükemmeliyet hedefi kapsamda araştırma kapasitesinin artırılması, AI laboratuvarları ve süper bilgisayar altyapılarının desteklenmesi alt başlıklar olarak öne çıkıyor.
- Güven hedefi doğrultusunda ise temel haklara saygılı, etik değerlerle uyumlu, şeffaf ve denetlenebilir sistemlerin geliştirilmesi ile yapay zeka uygulamalarında toplumun bu teknolojiye olan güven duygusunun desteklenmesi amaçlanıyor.
Bu ilkeler 2021’de sunulan “AI Act” dokümanı ile yasal bir zemine kavuşturuldu ve böylelikle AB dünyada yapay zekaya özel ilk kapsamlı yasal çerçeveyi ortaya koymuş oldu.
Dijital On Yıl ve Siyasi-Ekonomik Arka Plan
AB’nin 2030 hedeflerini belirleyen “Dijital On Yıl (Digital Decade)” vizyonu, sadece teknolojik değil aynı zamanda siyasi ve ekonomik bir strateji olarak kabul ediliyor.
Bu kapsamda aşağıdaki programlar ön plana çıkıyor:
- Horizon Europe & Digital Europe: Bu program ile yılda 1 milyar Euro YZ yatırımı hedefleniyor.
- Recovery and Resilience Facility: Bu program ise dijital dönüşüm için 134 milyar Euro’luk fon içeriyor.
- GenAI4EU: Üretici yapay zekanın kamu ve sanayide yaygınlaştırılması ana hedef olarak öne çıkıyor.
- AI Innovation Package (2024): Startuplara etik ve güvenilir YZ için teşvikler içeren bir program hedefleniyor.
Bu girişimler AB’nin, Avrupa’nın sadece teknoloji üreten değil, aynı zamanda değer temelli bir teknoloji gelişiminin merkezi olmasını hedeflediğini de gösteriyor.
“AI Continent Action Plan (2025)”: Yeni Nesil YZ Atağı
AI Continent Action Plan, AB’nin YZ politikasında yeni bir döneme girişini simgeliyor. Plan, aşağıdaki beş stratejik alan üzerinden şekilleniyor:
- AI Fabrikaları ve Giga AI Fabrikaları: Büyük ölçekli YZ geliştirme altyapıları kurulması planın ana stratejilerinden birisi olarak görülüyor.
- Data Union Strategy: Sınır ötesi veri paylaşımını kolaylaştırma stratejisi sayesinde organizasyonel bir eşgüdüm hedefleniyor.
- Apply AI Strategy: Sağlık, kamu hizmetleri, bilim ve sanayiye YZ entegresini esas alan bu strateji ile YZ’nın günlük alanda kullanımının artırılması ve kamusal alanda fayda üretiminin takviye edilmesi hedefleniyor.
- AI Skills Academy: Yetenek gelişimi ve nitelikli göç politikası hedefi doğrultusunda YZ alanında Ar-Ge faaliyetlerinin takviye edilmesi ve uzman personel istihdamının sistematik bir altyapıya kavuşturulması amaçlanıyor.
- AI Act Service Desk: Mevzuatın sahada uygulanmasına destek faaliyetleri kapsamında stratejik planın belirlenen yasal çerçevede uygulanmasının takibi ile beraber mevzuatın ortaya çıkacak ihtiyaçlara uygun şekilde geliştirilmesi hedefleniyor.
Plan, AB’yi sadece bir pazar değil, aynı zamanda etik bir teknoloji üretim merkezi haline getirme rolünü üstleniyor.
Regülasyonun Kalbi: AI Act ve Risk Temelli Yaklaşım
AI Act, yapay zeka sistemlerini dört risk kategorisinde sınıflandırarak yeni bir düzenleme modeli sunuyor:
- Minimum risk: Zararsız ve yaygın uygulamaları içeren risk düzeyi.
Örnek: E-posta servislerinde kullanılan spam filtreleri. - Yüksek risk: Temel haklara etkisi olabilecek uygulamaları ihtiva eden risk seviyesi.
Örnek: İşe alım süreçlerinde aday seçimi yapan YZ sistemleri, biyometrik yüz tanıma sistemleri. - Kabul edilemez risk: Temel haklara aykırı sistemleri kapsamına alan risk düzeyi.
Örnek: Vatandaşları sosyal davranışlarına göre puanlayan sosyal puanlama sistemleri. - Şeffaflık riski: Kullanıcının YZ ile etkileşimde olduğunu bilmesi gereken sistemler.
Örnek: İnsan gibi yazışan sohbet botları veya deepfake üreticileri.
Ayrıca genel amaçlı yapay zeka sistemleri (örneğin büyük dil modelleri) için özel kurallar getirilmiş, bu sistemlerin doğrudan kendisinden çok kullanım biçimlerinin düzenlenmesi hedeflenmiştir.
Belirsizlikler ve Riskler
AB’nin insan merkezli ve etik odaklı yapay zeka yaklaşımı önemli bir model sunsa da, uygulama aşamasında halen bazı belirsizliklerin bulunduğu da bir gerçek olarak ortada duruyor.
Özellikle sorumluluk dağılımı, ayrımcılık riski, algoritmaların şeffaflığı ve bireysel hakların korunması gibi konular, teknik ve hukuki açıdan daha fazla netlik ve üzerinde çalışmayı gerektiriyor. Genel amaçlı yapay zeka modelleri gibi alanlarda regülasyonların nasıl işletileceği, pratikte hangi mekanizmalarla denetim sağlanacağı gibi konular henüz geliştirilmeye açık konular olarak ortaya çıkıyor.
Sonuç: Avrupa Modeli, Küresel Bir Örnek Olabilir mi?
Avrupa Birliği, “AI Continent Action Plan” ve “AI Act” gibi hamlelerle, “YZ insanlık için çalışmalıdır” anlayışını hukuki ve stratejik bir çerçeveye oturtmayı başardı. Bu vizyon, teknolojik ilerlemenin ötesine geçerek etik bir liderlik iddiası da taşıyor. Ancak bu liderliğin sürdürülebilmesi, sadece yasal düzenlemelerle değil, disiplinler arası eşgüdüm ve koordinasyonu önceleyen yaklaşımlar ve bunların uygulamada pratik bir etkinlikle desteklenmesi yoluyla hayata geçirilebilecek gibi görünüyor.
Kaynaklar:
















