29 Ağustos’ta Kabil Havalimanı’nın kuzeyindeki bir mahalleye ABD’nin insansız hava aracıyla (İHA) düzenlediği saldırıda aynı aileden pek çok kişi ölmüş, olayla ilgili birçok soru cevapsız kalmıştı.
ABD ordusu, IŞİD’in Horasan kolundan (IŞİD-H) “çok belirgin bir tehdit” olarak nitelediği istihbarata dayanarak hareket ettiğini ve olayla ilgili soruşturma yürütüldüğünü söylüyor.
Bölge halkının olay hakkında gazetecilere verdiği bilgiler ise Amerikan yetkililerin saldırı ile ilgili iddialarıyla örtüşmüyor.
ABD saldırıyı nasıl açıklıyor?
ABD yetkilileri, “Uluslararası Hamid Karzai Havalimanı’na yönelik mutlak tehdidi” ortadan kaldırmak üzere IŞİD’in Afganistan kolu ile bağlantılı bir aracı hedef aldığını söylüyor.
Araca İHA saldırısının ardından “ikinci” patlama olduğunu, bunun da doğru hedefin vurulduğunun göstergesi olduğunu iddia ediyor.
ABD Merkez Komutanlığı’nın saldırının düzenlendiği 29 Ağustos tarihli açıklamasında, “azımsanmayacak ve kuvvetli ardıl patlamalar… [araçta] önemli miktarda patlayıcı madde olduğunu gösterdi” ifadesine yer verildi.
Ertesi gün Savunma Bakanlığı sözcüsü John Kirby de ilk çarpmanın ardından ikincil patlamalar konusunda emin olduklarını söyledi.
Bundan nasıl emin oldukları sorulduğunda ise cevap vermedi.
Aynı brifingde konuşan General Hank Taylor ise ardıl patlama veya patlamaların tüp gaz veya başka bir şeyden kaynaklı değil, saldırıda kullanılacak madde olduğu konusundan emin olduklarını ifade etti.
Olaydan üç gün önce, 26 Ağustos’ta havalimanı yakınına düzenlenen ve IŞİD-H’nin üstlendiği intihar saldırısında 100’ü aşkın sivil ile 13 Amerikan askeri hayatını kaybetmişti.
Bölge sakinleri saldırıyla ilgili ne diyor?
İHA saldırısı, Kabil havalimanına çok yakın Hacı Buğra mahallesinde gerçekleşti.
Saldırıda birçok üyesini kaybeden ailenin akrabaları ve komşuları, saldırı gerekçesine itiraz etmiş, ABD istihbaratının yanlış olduğunu, bölgede IŞİD’in varlığının söz konusu olmadığını söylemişti.
Saldırıda Ahmedi ailesinden bir kişinin evinin kapısına aracını park ederken gerçekleştiğini ve 6 çocuğun öldüğünü ifade ettiler.
Olayın ardından bölgeyi ziyaret eden BBC muhabirlerinden biri olan Malik Mudassir, mahallede konuştuğu kişilerin, aracı hedef alan ilk patlamanın ardından başka patlama sesi duymadıklarını anlattıklarını belirtiyor.
Bölgeyi ziyaret edip Ahmedi ailesinin fertleriyle konuşan diğer medya kuruluşlarına bağlı başka gazeteciler de, arabayı hedef alan füzenin aracı delip geçtiğine ve yerde patladığına dair ifadeler işittiklerini söylüyor. Onlara da sadece bir patlama olduğu ve yakında park halinde olan bir aracın da patlamada kısmen yandığı anlatılmış.
Ahmedi ailesinin bazı üyeleri de evin avlusunda hasar görmemiş tüpgazları göstererek, araçta bomba patladığı iddialarının doğru olması halinde bunların da patlamış olması gerektiğini belirtiyor.
Deliller ne gösteriyor?
Olay mahalli yakınlarından çekilen bir videoda, İHA füzesinin çarpması sonrasında yeni dumanların yükseldiği görülüyor, bu ise birden fazla patlamaya işaret ediyor.
Uluslararası Af Örgütü’nden Brian Castner’a göre, görsel verilere dayanarak, bir tek çarpma etkisi gözlendiğini, ardından aracın yandığını ve muhtemelen yakındaki başka bir aracın benzin deposunun patladığını söylemek mümkün.
Castner, “İkinci bir patlamaya dair bir işaret görmedim. Ciddi bir ikinci patlama olmuş olsaydı, dar bir alanda çok daha fazla hasar oluşmuş olması beklenirdi” diyor.
Arabanın yanındaki araçta ve yakındaki binalarda sadece hafif hasarlar olduğunu belirten Castner, olay yakınlarında çekilen bir videoda, siyah dumanların yükseldiğini, bunun da bir araçta petrol yanmasından kaynaklı dumana benzediğini belirtiyor.
BBC Güvenlik Muhabiri Frank Gardner ise Afganistan’da aktif IŞİD-H’nin bombalarda amonyum nitrat kullandığını ve bunun tarımsal gübreden elde edildiğini söylüyor. Gardner ayrıca plastik patlayıcı kullanılan daha kuvvetli bombalar için askeri tedarik gerektiğini kaydediyor.
Amonyum nitratın patlaması için açık alev veya başka bir ateşleme kaynağı ile temas etmesi ya da yüksek ısıya maruz kalması gerekiyor.
Plastik patlayıcılar ise alevle kolayca patlamasalar da başka bir patlamaya yakın olmaları halinde patlayabilirler.
ABD Savunma Bakanlığı’ndan araçta ne tür patlayıcı olduğunu düşündükleri, hedefin tam olarak kim olduğu sorularına açıklık getirmelerini istedik. Ancak şimdiye kadar yanıt alamadık.
ABD Genelkurmay Başkanı Orgeneral Mark Milley, 1 Eylül’de gazetecilere yaptığı açıklamada, soruşturmanın sürdüğünü belirterek, söz konusu arabada patlayıcı madde olmasından kaynaklı ikincil patlamalar olduğu sonucunu çıkarmanın “mantıklı” olduğunu ifade etti.
Milley, ölenlerden “en az birinin” IŞİD’li olduğunu belirterek, “Başkaları da öldü. Onlar kim bilmiyoruz. Bunların hepsini anlamaya çalışacağız… ama şu noktada, prosedürlerin doğru bir şekilde izlendiğini düşünüyoruz” demişti.
Kaynak: BBC Türkçe