Türkiye – Suriye Kriminal İlişkiler | 4
Suriye ile Türkiye arasındaki Petrol kaçakçılığı özellikle Suriye’de yaşanan gelişmelere paralel olarak uluslararası kamuoyunun da oldukça dikkatini çeken bir konu. Reuters gibi önde gelen haber ajansları bu konuda on yıla yakındır pek çok haber yaptılar. Mesela 2013 yılında Suriye’den Türkiye’ye Asi nehri üzerinden yapılan mazot kaçakçılığı Reuters tarafından görüntülenmişti. Türkiye’den de aynı nehir üzerinden Suriye’ye ilaç ve gıda ulaştırılıyordu.
Hatta Suriye’den Türkiye’ye yapılan akaryakıt kaçakçılığına jandarmanın Hatay’ın Tanışma Köyü’ne yaptığı baskında, kaçak mazotları depolayan ev sahibi panikle binayı ateşe verince 9 kişi hayatını kaybetmişti.
Sonuçta bu iş çok karlı bir işti ve Türkiye tarafında petrol kat ve kat pahalı satılabiliyordu.
Günümüzde ise Sedat Peker’in Youtube videosunda Türkiye’de rejime yakın bazı isimlerin Suriye ile aralarında yasa dışı ham petrolün de yer aldığı bir takım ticari faaliyette bulunduğunu açıklaması akıllara Rusya’nın 2015 yılında paylaştığı “IŞİD petrolünün Türkiye’ye sevkiyatı” görüntülerini getirdi.
Sedat Peker, Suriye’de ticaret yapmak için Cumhurbaşkanlığı İdari İşler Başkanı Metin Kıratlı’ya gidilmesi gerektiğini iddia ederek, “Ona gideceksiniz. Ama bir iki kamyonluk alışverişleri söylemiyorum. Kaçak ham petrol, çay, şeker, alüminyum, bakır, ikinci el araba… Bunlar milyarlarca dolarlık para” ifadelerini kullandı.
Rusya Savunma Bakanlığı da bu konuda 2 Aralık 2015’te Suriye ve Irak’ta o dönem IŞİD’in kontrolünde bulunan bölgelerden Türkiye’ye 3 ana güzergâh üzerinden ham petrol sevkiyatı yapıldığını açıklayarak, havadan çekilmiş fotoğraf ve görüntüleri kamuoyuyla paylaşmıştı.
Sedat Peker, konuya başka bir boyut daha getirerek, bahsettiği yasa dışı ticaretten kazanılan paranın kimlerin eline geçtiğine dair de iddiasını açıkladı:
“5-10 ailenin” cebine gittiğini savundu. “Suriye’de böyle işte. Oradan Türkiye’ye gelen bir lira para yok. Milyarlarca dolar ya! O ticaretten gelen para nereye gidiyor. Murat Sancak, Ramazan Öztürk, Berat’ın (Albayrak) ekibi, bir de El-Nusra. Bu söylediğimin doğru olduğu açık.”
Rusya Savunma Bakanlığı 2015 yılında yaptığı açıklamasında, “IŞİD petrolünün yasa dışı yollarla sevkiyatına” bizzat Cumhurbaşkanı Erdoğan ve yakın ailesinin dahil olduğunu ileri sürmüş ve sadece terör örgütlerinin bu ticaretten günlük kazancının 1.5 ila 3 milyon dolar olduğunu iddia etmişti.
Rus basınında o dönem çıkan birçok haberde de Rusya, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve ailesini “IŞİD’le doğrudan petrol ticareti yapmakla” suçlamıştı. Rusya Savunma Bakanlığı’nın dağıttığı uydu haritasında petrol tankeri olduğu söylenen araçlar IŞİD’in kontrolündeki bölgeden Türkiye’ye seyir halinde görünüyor. Kremlin’e göre, kamyonlar Türkiye’de aralarında rafinerilerin de bulunduğu üç yere, ardından da üçüncü bir ülkeye gitti. Rusya, elindeki kanıtların sadece bir kısmını açıkladığını söyledi.
Rusya’nın resmî açıklamalarında iddialarına dayanak olarak basına servis ettiği fotoğraflardan bazıları şunlardır:
Diğer yandan Suriye bölgesinde petrol kaçakçılığı oldukça yoğun bir şekilde yapılmakla birlikte oldukça ilkel yöntemler kullanılıyor. Mesela bir bölümü Türkiye’de yer alan Fırat Nehri, Suriye’deki petrol kaçakçılığındaki hızlı artışla birlikte alarm veriyor. İstikrarsızlık ve otorite kaybı kaynaklı petrol kaçakçılığı nedeniyle Fırat Nehri’nin bazı kısımları siyah renkte akmaya başladığı bilgileri medyaya da yansıdı.
ABD merkezli Orta Doğu üzerine yayınlar yapan Al Monitor’un haberine göre, Batı Asya’nın en uzunu ve bir zamanlar Suriye El Cezire bölgesindeki illerin ana içme suyu kaynağı olan Fırat Nehri, suyundaki artan kirletici oranlarından ötürü gerçek bir felaketle karşı karşıya.
Hem Rusya tarafından hem de içerde muhalefet tarafından ima ve iddia edilen ise iktidar üyeleri ve akrabalarının bu kaçakçılıktan pay aldığı veya doğrudan bu işin içinde oldukları yönünde. Ancak bu konuda hükme varılmış bir yargı kararı mevcut değil.